UHUVVET-KARDEŞLİK | Dini Hikayeler, islami Forum

UHUVVET

Uhuvvet

Bismillahirrahmanirrahim

Furkan Süresi 35 ayet

Andolsun , Biz Musa’ya kitabı verdik ve onunla birlikte kardeşi Harun’u yardımcı kıldık .

Müslüman ,din kardeşini ziyarete gittiğinde dönünceye kadar Cennet bahçesi içindedir. Sevabdan ( R.a )

Kardeşi özür dilediği halde özrünü kabul etmeyen kişi onun hatası gibi hata yazılır. ” ( İM 3718, ibn Mâce, “Edep” 23)

Uhuvvet – Kardeşlik

Şimdi sizlere bir kıssa paylaşalım inşaALLAH ;

İki kardeş Vakti zamanında babalarından kalma bir çiflikte çalışıp , rızıklarını arayan iki genç vardı.

Biri diğerine nazaran daha yaşlıca ve ağabey durumundaydı . Ağabey olan evli – barklı , çoluk çocuk babasıydı

Genç olan , kardeş olan ise bekardı . Bir başına hayatla uğraşmaktaydı . İşte her çalışma günü sonunda , Bu iki erkek kardeş , evlerine gitmezden evvel ürünlerinin kârlarını eşit olarak bölüşüp ,paylaşırlardı.

Günün birinde bekâr kardeş , kendi kendine düşündü . ” Ağabeyimle ürünümüzü kârımızı bölüşüp , paylaşıyoruz paylaşmasında hiç de hakça davranmıyoruz , gibi geliyor bana .O hem yaşça büyük benden , hemde onca çocuğu var evde rızk bekleyen .

Yok yok yarından tezi yok , Bu işin yolu bulunmalı . Ağabeyime hasattan daha fazla pay ayrılmalı . Amma velakin ben dersem bunu ona , itiraz eder ve hak yerini bulmamış olur .

Öyleyse başka bir yol düşünmek uygundur .” Kendi kendine böyle düşünen genç , her gece bir vakitte , sırtladığı gibi bir çuval tahılı , ağabeyinin ambarına taşımaya başlar .

Evli olan ağabeyi de olup bitenden habersiz hanımıyla dertleşmekteydi .

” Ürünümüzü ve kârımızı kardeşimle eşit olarak bölüşmemiz hakça değil hanım . Biz evlenmeyi başardık . Çocuklarımızı yetiştirmekteyiz . O ise bekar . Bir başına yaşıyor. Daha evlenmesi , bir ocak tüttürmesi ce çoluk çocuk sahibi olması gerekiyor . Hem ben hastalansam , bana bakacak bulunur . Ya onun hali nice olur .Bir yolunu bulup onun hasattan payını arttırmalı .”

Evli olan ağabeyin de tek alternatifi kalır .O da her gece evinden çıkıp , bir çuval tahılı gizlice erkek kardeşinin tahıl deposuna götürmeye başlar .

İki kardeş , yıllarca ne olup bittiğini bir türlü anlayamadan , sırtladılar çuvalları. Taşıdılar birbirlerinin ambarlarına .

” Bu ne ilginç haldir ki; depodaki tahılın miktarı değişmiyor , ne artıyor ne de eksiliyor ” diye düşünüyorlardı .

Derken bir gece ,herkesin uykuya daldığı bir vakitte , iki kardeş gizlice birbirlerinin deposuna tahıl taşırken çarpıştılar. O anda olan biteni , tahılın neden hiç artmadığını ya da bir türlü eksilmediğini anladılar. Ve bu iki fedakar kardeş çuvalları yere bırakıp , birbirlerini kucakladılar.

” Kim gıyabında bir din kardeşi için dua ederse , onun yanındaki görevli melek : Âmin! Senin için de benzeri verilsin’ der ” ( M6928 ,Müslim ” Zikir ” 87 )